Varlık Problemi Bağlamında Düşünmenin İmkânı

Varlık Problemi Bağlamında Düşünmenin İmkânı, Kasım Küçükalp, 18 Ekim 2014 Cumartesi, 17.00

İLEM her sene olduğu gibi bu sene de eğitim programına açılış konferansıyla başladı ve Eğitim Programı Açılış Konuşması 18 Ekim Cumartesi günü Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Konuşmacımız Kasım Küçükalp “Varlık Problemi Bağlamında Düşünmenin İmkânı: İki Varlık, İki Düşünme Biçimi: Epistemoloji Öncelikli Düşünme ile Ontoloji Öncelikli Düşünme Arasındaki Farka Dair Bir İnceleme” isminde bir sunum gerçekleştirdi.

Program, her yıl olduğu gibi bu yıl da İLEM Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Sunar’ın açılış konuşmasıyla başladı. Sunar, İLEM’in eğitim programının 12 yıllık bir geçmişi olduğunu, bu heyecanlı yolculuğun bir gelenek haline gelen açılış konferanslarıyla başladığını belirterek, İLEM’in çalışmalarının İslami ilim geleneğine bağlı önemli bir akademik platform oluşturduğuna dikkat çekti. Lütfi Sunar sözlerine günümüzdeki akademik çalışma bolluğuna karşılık, 12 yıl öncesinde akademik bir bunalım olduğunu söyleyerek İLEM’i İslam kültüründen beslenen ilim adamlarının yetişmesi için kurduklarını ve bugün de hala aynı şevkle ve amaçla çalıştıklarını söyleyerek devam etti. Sunar, eğitim programına bu yıl başlayacak 1. Kademe öğrencilerine akademik yolculuklarında başarılar dileyerek, bu zorlu yolda yılmadan devam etmeleri gerektiğini hatırlattı ve başarılar dileyerek konuşmasını tamamladı.2014-15 İLEM Eğitim Programı Açılış Konferansı

Lütfi Sunar’ın açılış konuşmasının ardından Kasım Küçükalp’in “Varlık Problemi Bağlamında Düşünmenin İmkanı” ana başlıklı konuşmasına geçildi. Küçükalp konuşmasına birkaç yüzyıldır hüküm süren ve küreselleşmeyle birlikte maalesef tüm insanlığın maruz kaldığı, ontolojik, etik, epistemolojik, politik ve estetik muhtevaya da sahip olan modern düşüncenin ve yaşam tarzının, dinden ve geleneksel söylem ve pratikten kopuşa neden olduğundan bahsederek başladı. Modern düşüncenin akıl ve bilimden başka bir bilgi kaynağından başka bir referans kaynağı olmadığına vurgu yapan Küçükalp, bu yaklaşımın tarihini dikkatle incelememiz gerektiğini çünkü insan için hayati sorunları ihtiva eden bu süreci anlamadan, bir çözüm de önerilemeyeceğini söyledi. “Felsefe hakikatin ağırlığı karşısında beşeri düşüncenin konfor arayışıdır” diyerek sözlerine devam eden Kasım Küçükalp, bu tanımın ayrıntılı açıklamasını yaparak konuşmasının birinci alt başlığı olan “Hümanizm-Metafizik İlişkisi Bağlamında Epistemoloji Öncelikli Düşünce”ye geçti. Heidegger’e göre Batı düşünce geleneği boyunca varlığın anlamı aranmadığını, bu arayışın ise ancak gerek metafizik gerekse metafiziksel doğruluk ve

hakikat iddialarının imkan ve zemini olan hümanizm kavramının soruşturulmasıyla nihayet bulacağını söyleyerek devam etti. İkinci alt başlık olan “Varlığın Otantik Deneyimi Bağlamında Ontoloji Öncelikli 2014-15-ilem-egitim-programi-acilis-konferansi_75c04ebfb75e49a0e560c09bb52ab3f55a33cce2Düşünce” altında Heidegger’in varlık problemine yaklaşımına değindi. Sonuç kısmında Kasım Küçükalp hissin ve anlamın peşine düşmenin, bir şeyin sırf bilincine varmaktan çok daha fazlasının barındırdığına vurgu yaparak, konuşmasında ayrıntılı tanımını yapmış olduğu tefekkür kavramına tekrar değinip, “Buna göre, yalnızca bilince sahip olmak düşünmek demek olmayıp, ‘düşünüm, soruşturmaya değer olan şeye, dingin, serinkanlı bir teslimiyettir.” diyerek sunumunu tamamladı.

Leave a Comment