Sünnetullah ve Hadislerde Yer Alan Ferdi – Sosyal Çözülme Örnekleri
İLEM Sunumları’nın 10 Aralık 2016 tarihli oturumunda “Sünnetullah ve Hadislerde Yer Alan Ferdî-Sosyal Çözülme Örnekleri” adlı çalışmasıyla Hatice ERİŞ hanımefendiyi ağırladı. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalında 2016 yılında sunulan, hadisler ışığında insanların ferdî-sosyal çözülmelerinin toplumsal çözülmelere olan yansımalarını konu edinen bu doktora tezi, Peygamber efendimizin (s.a.v.), helakten farklı olarak, bazı olumsuz hâdiselere karşı ümmetini uyardığı ve bu noktada alınacak tedbirlere işaret ettiği hadisleri ele almaktadır. Müellif çalışmasında, “en güzel örnek” olan Peygamber efendimizin (s.a.v.) hadislerde bize sunduğu çözüm önerilerini bugünkü hayatımıza uygulamayı hedeflemektedir. Yazar hadislerden ilgili örnekleri hayatımıza geçirdiğimizde başımıza gelecek felaketleri, nebevi tedbirlerle bertaraf edebileceğimizi ifade etmektedir.
Sunumunda hadislerle amel etmenin öneminden bahseden Eriş, “Hadisleri ihmal değil, îmal etmemiz” gerektiğini vurguladı. Peygamber efendimizin (s.a.v.) “cahiliye” olarak adlandırılan bir topluluğa tebliğ göreviyle gelip, 23 yılda bu insanlardan mükemmel bir toplum inşâ ettiğine dikkat çeken yazar, her bireyin yaşadığı toplumla alakalı sorumlulukları olduğunun altını çizdi.
Kütüb-i Sitte’nin tamamını okuyarak Hz. Peygamberin (s.a.v.) yaşadığı toplumdaki bu tür ferdî ve sosyal çözülme örneklerini tezinde bir araya getiren ve bugüne yansımalarını değerlendiren Eriş, sunumunda bu hadislerin bir kısmını bizlerle paylaştı. Peygamber efendimizin latif üslubuyla anlattığı bir gemi misalinden bahseden aşağıdaki hadis bunlardan birisidir.
“Allah’ın koymuş olduğu sınırlara uygun yaşayanlar ile sınırları ihlal eden kimselerin durumu, bir gemiye binmiş, gemi içerisindeki yerleri kura ile belirlenmiş iki grup insanın durumuna benzer. Bunlardan bir kısmı geminin alt tarafında yolculuk etmeye hak kazanmıştır. Alt kattakiler (su ihtiyaçlarını karşılamak için) üsttekilerin yanına giderler. (Bir süre sonra) ‘(Sudan) nasibimizi almak için (geminin altından) bir delik açsak da yukarıdakileri rahatsız etmesek’ derler.” Allah Rasulü, “Eğer yukarıda bulunanlar aşağıdakilerin isteklerini yapmalarına izin verirlerse gemidekiler hep birlikte helak olur, fakat onlara engel olurlarsa hem onlar, hem de kendileri kurtulur” buyurdu. (Buharî, “Şerike”,6.)
Peygamber efendimiz bu hadiste, kişinin yaptığı iyiliğin hem kendisini hem de toplumu ıslah ettiğini dile getirmiş ve ümmetine diğerkâm olmayı tavsiye etmiştir. Eriş, bu tür sorumluluklarımızı yerine getirmediğimizde Kuran ve Sünnet’te örneklerine rastladığımız toplumsal çözülmelerle karşı karşıya kalacağımızı dile getirdi.
Eriş, bu tür toplumsal çözülmelerin ilk adımının bireyin davranışlarındaki bozukluklardan tezahür ettiğini, bunun yanı sıra sosyal çözülmenin “dinin çözülmesi, ahlaki alanda çözülme, iktisadi alanda çözülme, siyasi ve idari alanda çözülme gibi alt başlıklar altında da gerçekleştiğini ifade etti.
Yazar son olarak sosyal çözülmenin tam zıddı olan sosyal bütünleşme üzerine de bir örnek vererek, 15 Temmuz 2016 gecesi Türk milletinin yaşadıklarının sosyal bütünleşmeye en güzel örneklerden biri olduğunu dile getirdi ve katılımcılardan gelen soruları cevaplayarak konuşmasını hitama erdirdi.