TLÇK’dan Notlar
Değerlendiren: Şüheda Nur Uzuntaş
Özgün akademik üretime katkı vermek gayesiyle İlmi Etüdler Derneği (İLEM) tarafından her yıl Türkiye’nin farklı bir şehrinde düzenlenen Türkiye Lisansüstü Çalışmalar Kongresi (TLÇK) bu yıl Konya Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde gerçekleşti.
3-6 Kasım tarihlerinde yapılan kongrede 3 gün boyunca 24 ayrı oturum, 113 farklı sunum yer aldı. Felsefeden sanata, hukuktan sosyolojiye farklı alanlarda yapılan lisansüstü çalışmalar alanında uzman hocaların oturum başkanlığında katılımcılar tarafından sunuldu. İlk gün gerçekleşen açılış konuşmaları ve açılış panelinin ardından başlayan kongre oturumları cuma günü gerçekleşen kapanış oturumuna kadar devam etti. 10. TLÇK cumartesi günü yapılan Konya Kültürel Gezisi ile son buldu.
Kongrenin bu seneki açılış paneli “Yükseköğretimde Akademik Üretim” başlığıyla Muhittin Okumuşlar moderatörlüğünde Alim Arlı, Bekir S. Gür ve Abdulkadir Macit hocalarımızın katılımıyla gerçekleşti. Bu panelde üniversite eğitiminin nasıl olması gerektiğiyle ilgili öğrenme modelinden Türkiye’de eğitim sisteminin bir değerlendirmesine ve son olarak ilmi sivil toplum kuruluşlarının akademik üretimdeki yerine dair değerlendirmelerde bulunuldu. Katılımcılar olarak bizlerin akademik üretim süreci boyunca olması gerekenlere, akademik üretim sürecinde karşılaştığımız sorunlara ve alternatif akademik üretim yollarına dair bilgi edindiğimiz bir panel gerçekleşti.
İlk gün gerçekleşen 6 oturumun her birinin farklı alanlardan olması, oturumların kendi içerisinde de konu çeşitliliğin oluşmasını sağladı. Dinleyicinin gözünden baktığımızda böyle bir kapsam kimi zaman hangi oturuma/sunuma gitme seçimini zorlaştırsa da her oturum, dinleyicisine farklı konularda düşünme imkanı sunarak düşünsel anlamda bir perspektif kazandırdı. Aynı gün içerisinde eğitimde fırsat eşitsizliğine COVID-19 sürecinin etkisinin tartışıldığı bir sunumun ardından M. Hakkı Akın’ın moderatörlüğünde gerçekleşen sosyoloji oturumunda sosyal medyayı bir mezarlık olarak düşünebilmek; daha sonrasında gerçekleşen sanat oturumunda Walter Benjamin üzerinden yapılan bir estetik değerlendirmesinden Selçuklu mimarisine uzanan bir başka sunumu dinlemek bir dinleyicinin nadiren sahip olabileceği bir deneyimdir sanıyorum.
İkinci gün Süleyman Güder’in başkanlığında gerçekleşen siyaset oturumundan Taha Eğri’nin başkanlığında gerçekleşen iktisat ve sosyal politikalar oturumuna kadar devam eden bu çeşitlilik üçüncü günde de devam ederek gerek dinleyicisine gerek katılımcısına yeni bir deneyim dünyası kazandırdı. Ayrıca, İLEM oturumlarında İLEM Eğitim Programından mezun olan lisans öğrencilerinin sunumlarının da TLÇK’da önemli bir yeri olduğu görülmektedir. İLEM oturumları, eğitim programından mezun olan öğrenciler için akademik dünyaya atılan bir ilk adım olarak tecrübe kazandırdı. TLÇK sayesinde hem akademik üretim sürecinin önemli bir parçası olan sunum yapma becerisine katkı sağlanmış hem de pek çok katılımcının sunumlarıyla geniş bir perspektife ulaşılmış oldu. Bütün bunlardan hareketle, 10. TLÇK’da gerçekleştirilen sunumların hem güncel konularla bağlantı kurmadaki verimliliği hem de konuların farklı perspektiflerden ele alınmasıyla akademik üretimde geçmişten günümüze bir köprü kurduğu görülmektedir. Bir katılımcı olarak ilk defa yer aldığım bu kongrede edindiğim en önemli kazanım gündemlerin çeşitliliğini görmekti ve bunun yanında benim de kendi gündemimi aktarmam için bir zemin sunmasıydı.
Daha bütüncül baktığımızda ise TLÇK, sunumu yapılan metinlerin her birinin hakemler tarafından okunması, katılımcıların sunum deneyimi kazanması, farklı alanlardan sunumların gerçekleşmesiyle katılımcıların da kendilerini sosyal bilimlerde konumlandırdığı yeri muhasebe etmesine imkan tanıması açısından da sosyal bilimler alanında lisansüstü çalışmalar yapan katılımcılara akademik üretim serüvenlerinde bir deneyim sundu. İLEM tarafından kongrenin ardından yayınlanacak TLÇK Bildiriler Kitabı da akademik üretimde çeşitliliğin sağlanması, güncel konuların gündeme getirilmesi ve sosyal bilimlerde akademik üretimi teşvik etmesi bakımından katkı sağlayacaktır. TLÇK’nın teşvik edici bir niteliğe sahip olması Türkiye’de akademik üretimde bir heyecana sebep olduğunu özellikle belirtmem gerekiyor. Zira ben şimdiden gerçekleşecek 11. TLÇK’yı düşünmeye, bu sebeple de yazacak yeni konular bulmaya başladım.
Heybemize doldurduğumuz bu deneyimlerle katılımcılara sosyal bilimler alanında böyle bir zemin sunan TLÇK Düzenleme Kurulu’na ve İLEM’e teşekkürlerimi sunuyorum.